C) Kesme Aletinde Aranan Şartlar
- Bıçakla Kesim
- Makineyle Kesim
Hayvanın kesiminde asıl olan hayvan eziyet etmeden acı çektirmeden kanını akıtmaktır. Buna göre hayvanları boğazlama hususunda damarlarını kesip kanlarını akıtacak herhangi bir alet yeterlidir. Mesela bıçak yeterli olduğu gibi keskin kamış çubuğu cam parçası da yeterlidir. Bu aletlerin hayvana zahmet vermeyecek şekilde keskin olması gerekmektedir. (Büyük İslam İlmihali Ö.N.B)
Vücutta bulunan tırnakla veya dişle kesimin yapılması veya bunların vücuttan ayrıldıktan sonra kesim için kullanılmasında mezhepler açısından farklı değerlendirmeler mevcuttur. Konumuzla alakalı olmaması hasebiyle bunları nakletmedik.
MAKİNE KESİMİNİN İSLAM FIKHINA UYUP/UYMADIĞI YERLER
İslam fıkhına göre kesimin nasıl yapılacağını inceledik bu bilgiler ışığında günümüz tavukçulukluğundaki entegre bütünleşmiş sisteminde makineyle kesimini bu üçüncü bölümde inceleyeceğiz.
Kesim tesisine gelen tavuklar kamyonlardan boşaltılarak baş aşağı gelecek şekilde hareketli bir sistem üzerinde bulunan kancalara ayaklarından takılırlar. Hayvana eziyet vermemek kaydıyla bunda dinen herhangi bir mahsur yoktur. (Bu işlem eziyet verse bile etini haram kılmaz) Tavuklar başaşağı uzun bir hatta ilerleyerek kesim yerine taşınırlar. Kesim makinesine 1 metre kala elektroşok havuzu dedikleri kendisine elektrik verilmiş su havuzlarına sokulurlar. Bu aşama dinen önemli bir aşamadır. Kendilerine şok için elektrik verilen tavukların bu aşamada ölme ihtimalleri vardır. Zira bu aşamada elektroşok havuzunun su seviyesi pil içinin tamamen boynunu içine alma ihtimali vardır. Yani kesime giden tavuk yaklaşık 15-20 saniye hem elektroşoka tabi olur hem de nefessiz kalır. Bu aşamada tavukların hepsi ölmese bile içlerinde bünyesinin zayıf olmasından dolayı ölenler olabilir. Makine kesiminde bu ölenler bilinemeyeceğinden diğerleriyle karışma ihtimali vardır.
Pakistan âlimlerinden Muhammed takiyy el usmani’yle mülakatta bulunan Halil Günenç Hocaefendi’den nakil ile;
“Böyle bir tesisi gezdim ve bir çok tavuğun öldüğünü müşahade ettim”
Ancak Erpiliç Kesimhane tesislerinde sersemleştirmek için tavuklara 38 40 volt elektrik verildigini ve takriben 15 saniye suda kalmaktadırlar. Şoktan çıkan tavukların kesime girmeden en zayıflarından 8-10 tanesini kenara aldığımızda takriben 1 dakika sonra ayıldıklarını gördük.
Bu aşamada titizlik gösterilerek Voltajın seviyesi ayarlansa bu problem aşılabilir.
Kesim aşamasında ise kasap yerine giyotin gibi otomatik kesim yapan makineler kullanmak caiz olmaz. daha önce de anlattığımız gibi Hayvani kesen kimsenin akıl ve temiz gücüne sahip Müslüman veya ehli kitap olması hayvani da Allah’ın adına kesmesi gerekmektedir. Halbuki burada işlemi yapan makinedir. Makinanın çalıştırılması için ilk butona basanın besmele ile makineyi çalıştırıp İslam’a göre kesim işlemini yapmaya haiz bir insan olsa da İlk kesilen tavuk makineyi çalıştıran kişiye nispet edilse de daha sonra kesilenler akıl ve temyiz gücüne sahip olmayan bir makina tarafından kesilmiştir ve başta çekilen besmele diğerlerine kifayet etmeyecektir. Halbuki kesilen her hayvan için ayrı ayrı besmele çekilmesi gerekmektedir. Kesim esnasında makinanın yanında duran kimsenin besmele çekmesine de itibar edilmez. Zira besmele hayvanî kesen kişinin çekmesinin gerekliliğini daha önce beyan etmiştik.
Yine otomatik makine kesiminde başı sabit bir şekilde durmayan sürekli hareket halinde olan bir canlının kafası tam dinen istenildiği yerden kesilebilmesi de burada bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır. zira makinanın bir el değirmeni veya bir öğütücü makina gibi bir ekseni etrafında dönmesini devam ettiren bir bıçağı var ve bu bıçak çok hızlı olduğu halde çok keskindir. Bush aşı olan tavugun boynunu anında damarlarıyla birlikte keser bu makinanın bıçağı çok keskin olduğundan hayvanın canı tam çıkmadan kafasını gövdesinden tamamen ayırabilir ki bu her ne kadar haram olmasa da mekruh olur.
Bıçak önünden geçen hayvan her ne kadar şok havuzundan çıkmış olsa da herhangi bir nedenden dolayı hareket etmesi mümkündür. Bu durumda hayvanın boğazı fıkhen istenilen yerden kesilbileceği gibi kafasının yarısı gibi istenilmeyen bir yerden de kesilebilir. Bu kesim işleminin yeri tam olarak bilinmedikçe şüphe olacaktır. Veya kesilen hayvanların bir kısmında bu şekilde şüphe olacaktır. ve o hayvanların diğer kesilen hayvanlara karışmasıyla helallik ve haramlık toplanacaktır ki bu durumda haramlık tercih olunur. Bu sebeple tüm tavukların damarlarının doğru bir usulde kesilmiş olmasından emin olunması gerekmektedir.
Entegre sisteminde karşımıza çıkan bir diğer sorun ise tüy yolma sistemidir. Başı kesilmiş olan tavuk, tüyleri rahat yolunsun diye ıslatmaya tabi tutulur. Buna sulu yolum ıslatmadan olana da kuru yolum denilmektedir. Her iki yolma usulünde de kesilen tavuğun üzerinde dışkı ve kan bulaşığı vardır. Bunların temiz suyla yıkanması ve temizlenmesi gerekmektedir. Sulu yolma sisteminde kesilen tavuk, bağırsak ve midesindeki pisliklerle beraber sıcak suya sokulmakta ve tüylerinin deriden kolayca çıkabilmesi için belli bir müddet bekletilmektedir. Bu suyun kaynar su olması durumunda deride ve ette gözenekler oluşarak necasetler ete nüfuz eder. Bu durumda et yenilmez bir hale gelir.
Sonuç olarak makine kesiminde dini olarak birçok problemler vardır. Bu problemlerin birçoğu her ne kadar bir takım tedbirlerle önlenebilse de büyük bir bölümünün önlenmesi kanaatimizce mümkün değildir.
Makine kesimi son yüzyılda ortaya çıkan bir durum olduğu için klasik İslam Hukuku eserlerinde bununla ilgili ibareler bulunmadığı ehlince malumdur. Bu konuda farklı görüşlere saygılı olmakla birlikte bu sistemin doğru olmadığını bir takım gerekçelerle sunduk.